kökeni etiyopya dağları olan bitki. ağaçta yetişir. anlatıya göre; keçilerin dallardaki kahve tohumlarını yedikten sonraki coşkun halleri çobanların dikkatini çeker. kendilerinde de benzer etki görmeleri üzerine canlılık veren bu bitkinin kullanımı yaygınlaşır. çobanlardan sonra ilk kullanan gruplar vecd hallerini uzatma arayışındaki sufiler olur. önceleri çekirdekler kendi hallerine bırakılıp kurutularak tüketilir, kavrulmaz bile. tüketimi kendi coğrafyasında yaygınlaşınca suriye'den osmanlı topraklarına, istanbul'a 16.yy'da giriş yapar. buradan da venedik kuşatması ile beraber avrupa'ya giriş yapar. osmanlı'da kahvehaneler sosyal olayların konuşulduğu yerler haline gelince kahvenin kendisinin din dışı ilan edilerek dönem dönem kahvehanelerin kapatılması gibi yöntemler denenir ama başarılı olunamaz ve kahve tüm dünyayı kasıp kavuran bir meta haline gelir.